Ticari işin sürdürülmesi adına bir iş yeri ve gerekli donanım yanında çalışanlara ihtiyaç bulunur. İş yeri tanımı tüm bu öğeleri içeren ekonomik bir bütündür. İş yerleri zaman içerisinde devir veya satışa konu olabilir. Şirket bölünmeleri veya birleşmeleri, şirket devir almalar hukuki açıdan iş yerinin devri olarak tanımlanmaktadır. Bu işlemde ana unsur işletmenin ekonomik bir bütün olarak devridir. Ticari işletmelerin kapanmaları ise işletme hukuki varlığını sona erdirir, çalışanların iş akdi de sona erer. Fakat, iş yerinin devri söz konusu olduğunda işletme varlığını devam ettirdiğinden çalışanları iş akitlerinin sona ermesi söz konusu değildir.
İş Yeri Devrinin Çalışanlar Açısından Durumu
İş yerinin devri esnasında işveren değişir, devir alan iş yeri sahibi sıfatı kazanır. İş yerinde kayıtlı olan bütün donanımlar çalışanlarla birlikte devir olmuştur. Yeni iş yeri sahibi mevcut iş akitleri için işveren olarak kabul edilir. Yeni işveren, iş yeri devir kararına dayalı olarak çalışanların iş akitlerini feshedemez. İş yerinin devri iş akdinin haklı ya da geçerli fesih nedeni değildir. Çalışanların iş akitlerinin feshedilmesi için her bir çalışan için İş Kanunu hükümleri uyarınca geçerli, haklı fesih nedenlerinin gerçekleşmesi gerekir.
İş yeri devirlerinde çalışanların endişeleri yersizdir, kıdem tazminatı alma talepleri geçersizdir. İş yeri devrinde iş akdi geçerli olduğundan sadece iş yeri devri sebebi ile çalışanların kıdem tazminatı hakları doğmaz. Eğer iş akdi feshi gerçekleşirse bu durumda çalışan kıdem tazminatı hakkı elde edecektir.
İşyerini devir eden eski işveren, devir nedeni ile çalışanlara karşı tahakkuk etmiş işçilik alacakları ve kıdem tazminatları sorumluluğundan kurtulamaz. Devir tarihine dek işçilik alacaklarından devir eden işveren iki yıl boyunca devir alan işverenle beraber sorumlu olacaktır.
