Kadın çalışanın doğumdan önce sekiz hafta ve doğumdan sonra sekiz hafta olmak koşulu ile toplam 16 haftalık süre için çalışma…
menfi tespit
Ticari işin sürdürülmesi adına bir iş yeri ve gerekli donanım yanında çalışanlara ihtiyaç bulunur. İş yeri tanımı tüm bu öğeleri…
Trafikte araç kullanan kişilerin trafik kurallarına uyma, olası tehlikeleri öngörebilme ödevi bulunmaktadır. Bu ödevi yerine getirme imkânı mevcutken yerine getirmeme…
Hakkında icra takibi başlatılmış bir kişiye; çalıştığı durumlarda, alacaklının talebi ile icra müdürlüğünde, işçinin çalıştığı işverene İcra ve İflas Kanunu’nun…
Evlilik Sözleşmesi Nedir? Evlilik sözleşmesi, evlenecek ve evli çiftlerin evliliklerinin bitmesi durumu olasılığına karşılık imzaladıkları bir sözleşme türüdür. Çiftlerin sahip…
Davalı konumunda olan tarafın söz konusu varlığı iddia edilen hukuki bir durumun veya ilişkinin mevcut olmadığının tespit edilmesi ve kanıtlanması amacıyla açılan dava türü menfi tespit veya olumsuz tespit davası olarak tanımlanmaktadır. Daha detaylı tanımıyla gerçekte doğruluğu olmayan borç, icra vb. hukuki durumun gerçek olmadığının kanıtlanmasıdır. Bu bağlamda birey, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu gereğince, icra veya borçlu konumda gözüktüğü andan itibaren, durumun gerçek dışı olduğunu ispat edebilmek adına menfi tespit davası açabilmektedir. Menfi tespit davası, maddi hukuk açısından genel hükümlerle temellenir ve hukuk davası dosyası olarak yer alır. Bununla birlikte birey menfi tespit davası açmasa dahi, söz konusu borç veya icrayı ödemiş olması durumunda ödediği tutarı geri alabilmek adına ayrı bir dava açma hakkına sahiptir. Bu dava türü ise istirdat davası olarak adlandırılır.
• Davacı tarafın menfi tespit davası sonucu lehine sonuçlandığı takdirde mevcut olan icra takibi ya da haciz işlemi geçerliliğini yitirerek hukuk adında aykırı hale gelir. İcra veya haciz durumu durdurulur.
• Davalı tarafın menfi tespit davası sonucu lehine sonuçlanırsa, icra takibi veya haciz durumu geçerliliğini sürdürmeye devam eder. Borçlu konumundaki birey ikinci bir dava talebinde bulunamaz.
Menfi tespit davasında yetkili konumda görevlendirilen mahkeme de belirli koşullara göre değişiklik göstermektedir. Menfi tespit davası icra takibinin öncesinde açılırsa Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nca genel yetki kuralları temelinde çözüme kavuşturulur. Bu nedenle dava, davalının sürecin başlangıcındaki yerleşim bölgesinde açılır. İcra takibinin sonrasında açılırsa, mahkeme yeri ve yetkililiği farklı olabilmektedir.
Menfi tespit davası, oldukça detaylı bir dava ve hazırlık süreci gerektirmektedir. Özellikle kapandıktan sonra belirli sonuçlar dolayısıyla tekrar açılması talebinin ortadan kaldırılması nedeniyle doğru ve profesyonel şekilde hazırlanmalıdır. Bu hazırlık sürecinin de en doğru hali uzman avukatlar tarafından ilerletilmelidir. Tarafımızla iletişime geçip hemen randevu oluşturup online veya yüzyüze görüşme sağlayabilirsiniz.